Datça Flora & Faunası (Bitki Örtüsü & Yabani Hayvanları)
Orhaniye’nin 63 km kuzeybatısında olan Datça’nın da yer aldığı Datça ve Bozburun Yarımadaları, flora ve fauna bakımından Türkiye’nin çok önemli noktalarından biridir.
“9 Sıcak Nokta”dan Biri, Datça ve Bozburun Yarımadaları;
1999 yılında, WWF (Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Avrupa’nın biyolojik çeşitlilik bakımından en değerli olan ve acil olarak korunması gereken 100 ormanını belirleyerek bunları “Avrupa Ormanları’nın Sıcak Noktaları” olarak tanımladı.
Bu “sıcak noktalar” içinde Türkiye’den yer alan “9 Sıcak Nokta” arasında Datça ve Bozburun Yarımadaları da bulunmaktadır. Kendine özgü coğrafyası, bozulmamış kıyıları, altın madeni değerindeki Gebekum kumulu, zengin denizaltı yaşamı, endemik bitkileri ve yaban hayatı ile Datça Yarımadası’nın doğal zenginliklerinin geçmişi bir tıp merkezi olarak bilinen antik Knidos kentine kadar uzanmaktadır.
2011 Uluslararası Orman Yılı kutlamaları çerçevesinde İZ TV Belgesel Kanalı ve Küresel Çevre Fonu (GEF) destekli “Orman Koruma Alanları Yönetiminin Güçlendirilmesi Projesi” ortakları Türkiye’nin 9 orman sıcak noktasını anlatan ve 4 milyondan fazla seyirciye ulaşan bir belgesel kuşağı hazırladı.
“9 Sıcak Nokta Belgesel Kuşağı”nın her bölümü sanatçıların, bilim insanlarının, sivil toplum temsilcilerinin, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve Orman Genel Müdürlüğü taşra teşkilatında görevli uzmanların katılımı ile çekildi ve düzenli olarak İZ TV’de yayınlandı. Datça ve Bozburun ile ilgili programı sanatçı ve yazar Pelin Batu gerçekleştirdi. Bilgi için; http://www.iztv.com.tr/kusak.aspx?id=75
Datça – Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi;
Datça – Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi; Muğla ili, Datça ve Marmaris ilçeleri ve bunlara bağlı 2 belde 17 ilçeden oluşmaktadır. Datça İlçesi; Muğla ilinin Güney Batında kuzeyde Gökova Körfezi güneyde Hisarönü Körfezi arasında batıya Ege ve Akdeniz’e doğru 70 km’lik uzantısı olan bir arazi yapısına sahiptir.
Ulaşım güçlüğü nedeniyle oldukça bakir kalmış olan bölgede, yerleşimlerin dışında kalan alanlar Kültür ve Doğal SİT alanı olarak tanımlanmıştır. Datça ve çevresindeki kentsel sit alanları korunmuş, mimari tarz gözetilerek plan hükümleri buna göre oluşturulmuştur.
Datça Yarımadası ve Bozburun doğal ve fiziki yapıları nedeniyle tarımsal potansiyeli kısıtlı yörelerdir. Bahçe ve tarla tarımı yok denecek kadar az olup, arazi bademlik ve zeytinliklerle örtülüdür. Buna bağlı olarak tarım susuz koşullarda yapılmaktadır. Badem bölge ekonomisinde özellikle çağla satışlarından elde edilen gelir dolayısıyla önemli bir geçim kaynağıdır.
Kırsal nüfus geçimini tarımın yanı sıra arıcılık, balıkçılık, ormanda çalışarak ya da defne, kekik keçiboynuzu vbç bitkisel ürün toplayıcılığı ile sağlamaktadır.
Mikroklimatik farklılıklar taşıyan Datça Yarımadası ormanlarında kızılçamlar çoğunluktadır. Akdeniz servisi, Fenike ardıcı, mazı meşesi, sandal ağacı, kocayemiş, erguvan, zakkum, keçiboynuzu, kekik, badem, zeytin ağacı Datça’nın ev sahipleri gibidir. Makiler ve fundalıklar, Akdeniz ikliminin tipik bitkileri olarak her yerde boy gösterir.
Datça’nın bitki örtüsünde 861 çeşit farklı bitki olduğunu belirtilmektedir. Dağ kekiği, nane, ada çayı, karabaş otu, narpuz otu (yabani nane), biberiye, üzerlik otu gibi günlük hayatta kullanılan bir çok şifalı bitki Datça’da bolca yetişir.
T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerine göre ( http://www.csb.gov.tr/gm/tabiat/index.php?Sayfa=sayfa&Tur=webmenu&Id=191);
Datça-Bozburun bölgesi; kır kırlangıcı, kızılsırtlı kırlangıç, arı kuşu, karasağan ve akkaranlı sağan türlerinin göç yolları üzerinde bulunmaktadır.
Diğer yandan; karadoğan, gökdoğan, küçük kerkenez, tavşancıl, ada martsı, tepeli karabatak yöredeki önemli kuş türleridir.
Akdeniz foku, Datça Yarımadası civarında yayılışa sahiptir.
Kocadağ’da bulunan yaban keçisi, Türkiye için en batıdaki yayılışa sahiptir.
Lutra lutra (su samuru) Hisarönünde yayılış göstermektedir.
Sığla ağacı (Liquidambar orientalis) relik endemik* olması ve Datça hurması (Phoenix theophrasti) çok sınırlı yayılış göstermesi nedeni ile özel öneme sahiptir.
*Relik; kalıntı, eskiden kalma, günümüze gelme… Paleoklimatik koşullarda yetişerek yaygın bir durum alan, fakat iklim koşullarının değişmesi üzerine günümüzde zorlukla yaşamını sürdüren bitki topluluklarıdır.
*Endemik; alanları belirli bir ülke veya bölgeye ait, yerel, ender veya çok ender bulunan türler endemos (indigenous) kelimesinden gelir ve “yerel/yerli” anlamında kullanılır.
Çeşitlilik;
Datça ve Bozburun, yarımda karakterleri nedeniyle kuzey kesimleri ile güney kesimleri arasında bariz farklılıklar vardır. Yörede 167 karasal omurgasız, 110 balık türü, 4 iki yaşamlı türü, 27 sürüngen türü, 123 kuş türü ve 45 memeli türü belirlenmiştir.
Datça Yarımadası’nın el değmemiş doğası; yaban eşeği, yabani domuz, boz ayı, nesli tükenmekte olan nadide yaban kedisi türü olan karakulak, tilki, porsuk gibi canlıların yaşamasına elverişli bir yaşam alanı sağlayarak ev sahipliği yapmaktadır.
İnsanlar için doğrudan bir tehdit oluşturmayan bu yabani hayvanlarla mevsimine bağlı olarak yerleşim alanları dışında karşılaşmak mümkündür. Ancak maalesef karakulak kedisi ve yaban keçisi gibi nesli tükenmeye yüz tutmuş türleri görmek artık çok zorlaşmıştır.
Yine de şansınızı denemek isterseniz sabahın çok erken saatlerinde (05:00 gibi) kalkarak, devasa yaban keçilerini dürbünle de olsa görebilmek umuduyla Bozdağ’a çıkabilirsiniz.
Yaban keçilerini göremeseniz dahi, ne kadar büyülü bir yerde bulunduğunuzu hissedeceğinize eminiz…