Amos Harabeleri & Physkos Antik Kenti
Orhaniye’nin yaklaşık 32 km doğusunda ve Turunç’un 4 km güneyinde küçük bir burnun üzerinde yer alan Amos, antik çağın önemli kentlerinden biriydi.
Turunç’tan yürüyerek 1 saatte, Kumlubük’ten ise yarım saatte Amos Harabeleri’ne ulaşabilirsiniz.
Amos tepesinin ucuna doğru ilerlediğinizde deniz, karşınızdaki adalar ve Amos koyu sizi büyüler.
Turunç yerleşimi ile Kumlubük’ü ayıran Asarcık Burnu’ndaki tepenin üzerinde yer alan harabeler, Helenistik devirden kalma tiyatro, tapınak ve sur duvarlarından oluşmaktadır. Amos Harabeleri 1978’de I. ve III. Derece Arkeolojik Sit Alanı olarak ilan edilmiştir.
Amos’ta günümüze kadar kapsamlı bir arkeolojik çalışma yapılmamış olsa da, 1950’li yıllarda İngiliz arkeolog George E. Bean’in satıh araştırmalarına dayanan, kentin gelişmiş sosyal-ekonomik yapısına dönük ilginç belgeler mevcuttur.
Amos’luların gelişmiş bir toprak ve tarım reformu olarak tanımlanabilecek düzenlemeler uyguladıkları biliniyor. Amos’lulardan günümüze kalan tarla kira sözleşmeleri, tarihin bilinen en eski kira sözleşmeleridir.
Deniz tabanında ve hemen hemen her inşaatın temel kazısında bulunan amfora parçaları, Amos’luların yoğun olarak bağcılık yaptıkları ve şarap ürettiklerini gösteren günümüzdeki kanıtlardır.
Amos masmavi denizi ve kumsalıyla, günübirlik tekne turlarının da uğrak noktalarından biridir.
Batısında Amos’un Tanrısı Apollo’ya ait olduğu kitabelerden anlaşılan bir tapınak kalıntısı vardır. Apollon’un en büyük tapınaklarının başında, günümüze kadar ulaşan Didim’deki Apollon Tapınağı gelmektedir. İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde de Apollon’un günümüze kadar ulaşabilen değerli heykeli görülebilir.
Ayakta kalabilmiş diğer bir önemli yapıt, Kumlubük sahilinin uzandığı tepedeki dar ve uzun düzlükte yer alan antik tiyatrodur. Antik tiyatroda her gösteriden önce, orkestranın ortasındaki sunakta Şarap ve Verimlilik Tanrısı Dionyssos adına kurban sunulurdu. Dionyssos’un çok değerli mozaiklerinden biri de Antakya’da bulunmuştur.
Kentin nekropolisi* kuzeydeki küçük koyun yamaçlarına doğru yayılmıştır.
Marmaris’in yaklaşık 2 km kuzeyinde, Beldibi yerleşiminin batısındaki Asartepe mevkiinde yer alan Physkos antik kentinden günümüze yalnızca sur duvarları kalmıştır. Physkos antik kenti, 1992’de 1. derece Arkeolojik Sit Alanı olarak ilan edilmiştir.
*Nekropolis, Yunanca “ölüler şehri” anlamına gelir. Arkeolojik alanlarda nekropolis, mezarlıkların veya toplu mezarların bulunduğu bölgedir.