Selimiye
Orhaniye’den 10 km uzaklıkta olan Selimiye’yeOrhaniye’nin güneybatısına doğru kıyı boyunca geniş asfalt yolu izleyerek, Bozburun yönüne keyifli bir araba sürüşüyle devam ettiğinizde ulaşabilirsiniz. Selimiye, Turgut ayrımından 7 km sonra karşınıza çıkacaktır.
Selimiye köyünün Rumlar zamanından kalma ismi Losta olarak bilinir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde padişah Yavuz Sultan Selim köye “Selimiye” adını vermiştir. Köy halkının Bulgaristan Razgrad şehri kökenli olduğu söylenir.
Selimiye, Bodrum – Marmaris arasında seyir yapan mavi yolculuk teknelerinin uğrak yerlerinden biridir. Yeşillikler içindeki köyün suyu temiz ve genellikle durgundur. Fırtınalı havalarda teknelerin sığındığı doğal bir liman olan Selimiye koyundan 2 km uzaklıkta Sığ Liman yer alır.
Selimiye’den çevre koylara ve adalara günübirlik tekne turları yapılır. 45 dakikalık yolculukta ilk durak Kamelya Adası’dır, ada sahilinden kolaylıkla tırmanılabilecek yükseklikte tarihi bir manastırın kalıntılarını görebilirsiniz. Siyah, beyaz, gri deniz taşlarından döşenerek yapılmış mozaikler manastır tabanını süsler.
Günübirlik teknelerin diğer uğrak yeri ise, Orhaniye’den çıkış yapan teknelerin de uğradığı Dişlice Adası’dır. Ada, anıtlaşmış volkanik kaya görüntülerine sahiptir. Kayalar o kadar girintili çıkıntılı ki, kalabalıktan uzak kalmak amacıyla yer arayan aşıklara çok sayıda uygun köşe bulunduğu için “Aşk Adası” da denir 🙂 Adanın Bencik Koyu’na bakan arka yüzü ise küçük plajlara sahiptir.
Selimiye ve çevresindeki koyların balıkların yumurtlama alanları olmasından dolayı mevsimine göre levrekten orfoza, mezgitten barbunyaya laosa kadar ne balık ararsanız rahatça bulabilirsiniz. Balık türüne göre ızgara veya buğlama yapılır, has zeytinyağı ve defne yaprağı buğulamaya ayrı bir tat katar. Ege’nin spesiyalitesi “kabak çiçeği dolması”nı da mutlaka yemenizi tavsiye ederiz.
İskele kenarındaki küçük lokantalar hem yelkenli teknelere hem de karadan gelen misafirlere hizmet verirler. Sardunya ve Aurora bilenen lokantaların başında gelir. Paprika Cafe’nin haşhaşlı keki de meşhurdur. Ev yemekleri için K&S restoran’ı tercih edebilirsiniz.
İncir, badem, zeytin ve nar ağaçları ile dolu olan Selimiye’nin köy halkı ve güleryüzlü teyzeleri evlerinin önünde tezgah kurup badem, kekik, ada çayı ve kışın ördükleri el işlerini satarlar. Akşamları dükkan ve tezgahlarda satılan takı, kıyafet, hediyelik eşya ve kitaplara baktıktan sonra meydandaki kafelerde bir yorgunluk kahvesini keyifle yudumlayabilirsiniz.
Antik çağda ismi Hydas olan Selimiye, günbatımında dağların arkasında kaybolan güneş etrafı kırmızı tonlarına boyadığı için Kızılköy olarak da bilinirdi. Bozburun Yarımadası’nda Loryma, Kastabos, Erine, Baybassos gibi antik yerleşimlerden biri olan Hydas, Büyük İskender’in ölüm tarihi olan M.Ö. 323’te başlayan ve Yunanistan Yarımadası’nın Roma İmparatorluğu tarafından işgal edildiği M.Ö. 146’ya kadar devam eden Helenistik döneminden kalma tarihi kalıntılara sahiptir.
Köyün güneydoğu tepelerinde, Erine – Baybassos yol güzergâhı üzerinde Helenistik dönem sur kalıntıları ve bu kalıntıların güneyinde kare planlı mezar anıtı görülecek önemli tarihi noktalar arasındadır.
Selimiye çevresinde köyün en yüksek tepesinde, Sarıkaya tepesinde ve Kızılköy mahallesinde 3 farklı kale kalıntısı yer alır. Hydas’a 3 km uzaklıkta Selimiye’ye yaklaşan teknelere yol göstermek amacıyla inşa edilmiş olan Gözetleme Burcu, Deniz Feneri, Manastır ve Tiyatro köyün görülmeye değer tarihi kalıntıları arasındadır. Bölgedeki batıklardan çıkarılan tarihi kalıntılar ise Bodrum Sualtı Müzesi’nde sergilenmektedir.